En Çok Okunanlar
Özet
Amaç: Sağlık çalışanları kesici ve delici alet yaralanmaları sonucunda hepatit B virusu (HBV), hepatit C virusu (HCV) ve “human immunodeficiency virus” (HIV) gibi kan ve vücut sıvılarıyla bulaşan etkenlere bağlı infeksiyonlar açısından mesleki risk altındadır. Bu çalışmada bir ilçenin ikinci basamak hastanesinde kaydedilmiş olan kesici ve delici alet yaralanmalarının analiz edilmesi ve kişisel koruyucu ekipman kullanım oranının belirlenmesi amaçlanmıştır.
Yöntemler: 2012-2016 yılları arasında Seydişehir İlçe Devlet Hastanesi’nde bildirimi yapılmış kesici ve delici alet yaralanmalarının kayıtları retrospektif olarak analiz edildi. Veriler sayı ve yüzdelik değerler olarak belirtildi.
Bulgular: Beş yıllık sürede yaş ortalamaları 23.5 olan toplam 98 sağlık çalışanında kesici ve delici alet yaralanması saptanmıştır. Meslek grupları yönünden ilk üçte öğrenci hemşire %67.3, hemşire %17.3 ve temizlik personeli % 8.2 yer alırken, yaralanma sebebi en çok injektör iğne ucu kapatılması %41.9 olarak saptanmıştır. Sağlık personelinin %55.1’inin olay sırasında kişisel koruyucu ekipman kullandığı; en sık (%50) tek kat eldiven tercih ettiği gözlenmiştir. Kaynak hastaların %17.3’ünün serolojik durumu bilinmezken, serolojisi öğrenilenlerden %4.1 HBsAg-pozitif, %2 anti-HCV-pozitif olarak saptanmıştır. Anti-HIV pozitifliği saptanmamıştır. Altı aylık izlem boyunca risk altındaki personelde HBV, HCV ve HIV infeksiyonu gelişmemiştir Yaralanmaya maruz kalanların HBV infeksiyonu yönünden yapılan serolojik incelemelerinde %96.9 oranında immün oldukları gözlenmiştir.
Sonuçlar: Altı aylık izlem sonunda HBV, HCV ve HIV bulaşması olmaması sevindirici olsa da kesici ve delici alet yaralanmalarının önlenmesi için standard önlemlere uyum sağlanması gerekmektedir. Yaralanma meydana gelirse, özellikle hekimler olmak üzere tüm sağlık personeli bildirim yapmalı, takibe alınmalı ve gerekliyse profilaksi uygulanmalıdır.